”Korku değil Özgürlük” adı altından Almanya’nın bir çok şehrinde gerçekleştirilen yürüyüşlerle, temel insan hak ve özgürlüklerin tehlike altında olduğu dile getirildi.
Mustafa Akpolat
23 Mayıs Cumartesi günü, ”Korku değil Özgürlük” talebiyle Hamburg’da düzenlenen bir yürüyüşle, Anayasada yer alan ve ihlal edilen, temel insan hak ve özgürlüklerin korunması talep edildi. Almanya Anayasası’nın kabulünün 66. yıl dönümüne denk getirilen yürüyüşte, anayasanın ihlal edildiğine dikkat çekildi.
Hamburg Parlamento binası önünde başlayan yürüyüşe, değişik sivil toplum kuruluşları, siyasi partiler ve kurumlar katıldığı, Şehrin en kalabalık caddelerinden geçerek yine Parlamento binası önünden bitirilen yürüyüşte yapılan konuşmalarda, CDU/CSU ve SPD’den oluşan Federal Hükümetin, Temel insan hak ve özgürlüklere yönelik saldırı ve politikaları protesto edildi.
Korsan Partisi, Gizli servislerin kapatılmasını talep etti
Almanya Korsan Partisi, gizli servis ve istihbarat örgütlerinin kapatılmasını ve temel insan hak ve özgürlüklerin korunumasını talep etti.
Yaklaşık bin kişinin katıldığı yürüyüşte yapılan konuşmalarda, Anayasayı ihlal ederek, temel insan hak ve özgürlükleri tehdit eden gizli istihbarat servislerinin kapatılmasını talep etti.
2010 yılından Avrupa Adalet Divanı ve 2014 yılında Almaya Anayasa Mahkemesi tarafından, halkın kişisel bilgi ve verilerini tutma, saklama yasalarında yapılmak istenenler değişiklikleri red etmelerine rağmen, şu an görevde bulunan Federal Hükümeti oluşturan Koalisyon ortakları CDU/CSU ve SPD tarafından yeniden gündeme getirilmek istemekteler. Federal Hükümetin bu politikası, önümüzdeki günlerde 28 şehir ve merkezde yapılacak eylemlerle protesto edileceğide belirtildi.
Korsan partisi adına yapılan konuşmalarda, tüm gizli örgüt ve istibaharat örgütlerinin kontrolün dışına çıktıklarını, hukuk devleti, demokrasiyı ve Anayasayı ihlal ettikleri belirtildi. NSU adlı gizli nazi terör örgütünün işlediği cinayetler ve devam eden dava sürecinde, yaşananlar, Anayasayı Koruma teşkilatının rolu halen açığa çıkmadığı gibi bir çok belge ve bulgunun yok edilmesi, araştırma komisyonlarının işlevsiz kalmasında rolu olduğu kamuoyu tarafından da bilinmekte. Doğaları gereği demokrasi ile uyum içinde olamayan ve hukuk tanımaz yapıları ile İstihbarat örgütlerinin kontrol altına alınması veya yeniden reforme edilmesininde mümkün olmadığını en son NSU skandalında da anlaşıldığına değinen konuşmacılar, bundan dolayı tüm istihbarat örgütlerinin derhal kapatılmasını talep ettiler. Anayasayı korumakla yükümlü olan bu örgütlerin, anayasayı ihlal etmelerini kabul edilemeyeceği belirtildi. İnsanlara ait bilgilerin tutularak ve bu bilgilerin başka yabancı istihbarat örtgütlerine aktarılması, saklanması ve herkesi potansiyel suçlu olarak fişenmesinin kabul edilemez olduğu, hiçbir İstibaharat örgütünün buna hakkı olmadığı belirtildi.
Düzenlenen yürüyüşe, Yeşiller, Sol Parti, Korsan Parti, FDP ve sivil toplum kuruluşları katıldı.