Güncel Haber Haber – Yorum – Kültür – Magazin
Related Articles
Canan Uzerli ile 2 yıllık bir çalışmanın ürünü olan ve 26 Ocak 2018’de müzik piyasasına çıkan ”İçten gelen ses” adlı 15 şarkılık albümü, çalışmaları ve müzik yaşamı üzerine sohbet ettik.
1981 yılında Kassel’de, Alman anne ve Türk babanın çocuğu olarak dünyaya gelen Canan Uzerli, iki dil ve iki kültürün zenginliğini buluşturarak, aldığı çeşitli eğitimler ile birlikte birikimlerini müzikle buluşturmuş. Çocuk yaşlarda şarkı söylemeye başlayan Canan Uzerli’nin bu alandaki yeteneği, okulda gençlik korosunda solo şarkılar söylemenin yanı sıra, evde anne ve babasının müziğe olan ilgileri müziğe yönelmesinde etkili olmuş.
”Anneannemin çok güzel sesi vardı, bir koroda şarkı söylerdi. Babam Almanya’ya gelmeden önce İstanbuld’da konservatuvara yazılır ancak daha sonra Almanya’ya geldiğinden dolayı müzik eğitimine başlayamamış. Babamın zengin bir plak arşivi vardı. Müziği nasıl dinleneceğimi babamdan öğrendim. Müziği bir ritüeli çağrıştıran şekilde, sözlerini özümseyerek, müziğin derinlerine inerek dinleme kültürünü babamdan öğrendim.” diyor Canan Uzerli.
”Müzik, insanın kalbinde daha keşfedilmemiş mekanları bile açabilir, bütün hislerimize dokunabilir. Müzik bazen mutluluk, bazen teselli, bazen keder vediği gibi farklı insani duyguları yaşamamızada vesile oluyor. Ondan dolayı müziği bir kalıba koymak mümkün değildir. Bezen dinlediğimiz bir şarkı bize çok farklı duygular yaşamamıza neden olabilir.” diyen Uzerli, Müziği yolculuklarında dışarıyı izleyerek veya evde çok sakin ortamlarda dinlemekten hoşlandığını sözlerine ekliyor.
Uzerli, enstrümanlardan en çok Keman’ı sevdiğini belirtiyor. Keman sanki ağlıyor gibime geliyor beni diğer enstrümanlara göre daha farklı etkileyebiliyor, Bir dönem kemanda çaldığım için bende bıraktığı etkisi farklı. Bağlamayıda çok severim. Bağlamada Türk yanım seviniyor, Piyanonunda ayrı bir yeri var bende Her enstrümanın bende farklı etkileri oluyor
Albümde yer alan şarkıların sözleri, Türkçe ve insanın kendi kimliğini araması, kişiliğini bulması, kendi kaderini kendi belirlemesi, özlemleri ve sevgi gibi evrensel konulari içeriyor. Şarkıların melodisi bazen melankolik ve yumuşak, bazen de güçlü ve ritmik. Şarkıların tüm metinlerini kendisi yazıyor, müziğini de gitaristi Henrik Kolenda ile birlikte besteliyor. Söyledigi iki şarkının müziği ise, “Temmuz’da…” filminin müzik yazari Ulrich Kodjo Wendt’e ait.
Canan Uzerli ”Albüm ve şarkı çalışmamda isim üzerinde düşünürken, içimden gelenleri, müzikle ifade etmek istediğimden, ”İçten gelen ses” adlı şarkımın adını albüme vermeyi uygun buldum. Çünkü yapmak istediğim müzik yüreğimden gelenleri, duygu ve düşüncelerimi ifade etmesini istedim. Albümün adı da, dediğim gibi kalbime yaptığım bir yolculuğun iki yıllık bir serüveni olarak oluştu. Yaptığım şarkılarla örtüştüğü için bu ismi uygun gördüm. Bazen önce sözlerini yazıp sonra müziğini besteledim, bazende müziğe sözleri yazdığım şarkılarım oldu. Gitaristim Henrik Kolenda ile birlikte bestelerini yaptık. Ulrich Kodjo Wendt -Akordiyon- iki beste yaptı bende sözlerini yazdım.”
Müzik çalışmalarının yanı sıra özel Şan dersleri veren Canan Uzerli, Türkoloji öğrenimini görerek Türk kültürü ve müziği üzerine kendisini geliştirmek ister. Her ne kadar Almanya’da büyüsede, çocukluk ve gençlik yıllarından her yaz Türkiye’ye tatillere gittiğinde akrabalarının yanından zaman geçirirler. Bu ziyaretler onda sürekli özlemini duyduğu buluşmalara neden olur.
Uzerli ”İstanbul’da staj yaparken 6 ay babaanemin yanında kaldım. Okul sonrası günün diğer zamanımı hep babaannemle geçirdim. Onun bendeki yeri ve bana kattıklarının özel bir yeri var.”
Şarkılarını Türkçe yapmasının nedeni olarak, ”Almanya’da yaşadığından dolayı Türkçe şarkı yapmayı uygun buldum” diyen Uzerli, ”Duygularımı Türkçe daha iyi ifade ettiğimi düşünüyorum.” Kendi ifadesiyle.. ”Kalbim Türk, aklım Alman, Türkçe şarkı söylediğim zaman çok farklı bir his ve çok daha içten ve sıcak geliyor bana.” diyor
Konserlerine sadece Türkler değil Almanlar ve değişik uluslardan insanlar ilgi gösteriyor. Uzerli ”Konserlerden sonra sohbet ettiğim ve daha önce türkçe şarkı dinlememiş olan Almanlar, Türkçe dilini aşk dili olduğunu söyleyenlerde oluyor. Müziğimle insanların kalbine dokunmak istiyorum. kendi tarzımda, yüreğimden gelen söz ve melodileri onlara sunuyorum. Müzikle çok mutluyum. Bazen düşünüyorumda Müzikten gelen bir ruh dünyası varsa oradan geldiğimi düşünüyorum. Müzik benim dünyam.” diyor
Önümüzdeki süreçte gerçeklerşecek olan konserleri:
Canan Uzerli –Solist / Ulrich Kodjo Wendt Akordiyon / Henrik Kolenda Gitar / Haydar Kutluer Saz / Oliver Karstens Kontrabas/Bas-Gitar / Yogi Jockusch Perküsyon
Canan Uzerli & Band
16.02.2018 Tiyatrom Berlin Alte Jakobstraße 12 10969 Berlin Einlass 19:30 Beginn 20:00
Canan Uzerli & Band
20.04.2018 Kulturforum Kiel Andreas-Gayk-Straße 31, 24103 Kiel Einlass 19h Beginn 20h
Canan Uzerli & Band
04.05.2018 Bürgerhaus Weserterrassen Osterdeich 70 b, 28205 Bremen Einlass 19:00 Beginn 20h
Canan Uzerli & Band
18.05.2018 Goldbekhaus, Moorfuhrtweg 9, 22301 Hamburg (U-Borgweg, Metrobus6) Einlass 19h Beginn 20h
Canan Uzerli & Band
06.07.2018 CVJM Lübeck e.V. Große Petersgrube 11 D-23552 Lübeck Beginn 21h
Canan Uzerli’nin müzikle yolculuğuna kısa bir bakış:
Müzik grubundaki ilk tecrübesini liseyi bitirme sınavları sırasında şarkı söylediği bir Kelt müzik grubunda kazandı.
2002 yılında tam gün öğretim yapan İstanbul Göztepe İstek Semiha Şakir Lisesi’nde asistan öğretmen olarak 1 ile 12. sınıf arası öğrencilerine Almanca ve İngilizce dersleri vererek beş ay staj yaptı. Bu bağlamda Türkiye’deki Türk kültürünü de daha yakından tanıma olanağını buldu.
2003 yılında Türkoloji tahsili için Hamburg’a geldiğinde, bu öğrenimine paralel olarak şan dersleri aldı ve saz çalma kursuna devam etti. Ayrıca başta Hamburg Birdland’taki Jazzworkshop olmak üzere çeşitli müzik atölyelerindeki etkinliklere katıldı.
2004 yılından itibaren Hamburg Konservatuarı’nda Erek Siebel yönetimindeki caz müziği gruplarında etkinlik gösterdi. Bunu öğrenci caz grubuyla birçok kez sahneye çıkması takip etti.
2005 yılında Kassel Piano Bar Caruso’da yapılan caz şarkıları yarışmasında 1. oldu. Bu ödül kendisini şarkı söyleme yolunda daha da cesaretlendirdi.
Aynı yıl profesyonel şarkıcı olma kararını verdi ve Hamburg School of Music’te şarkıcılık öğrenimine başladı. 2008 yılında bu okuldan başarıyla mezun oldu.
Bu dönemde Hamburg’da “Café Amazonen”da Frank Wittenbrink’in “Şarkı Akşamları” programında şarkıcı ve oyuncu olarak sahneye çıkmasının yanısıra, pop, bossa nova ve caz dallarında birçok müzik grubunun projelerine katkıda bulundu.
Türkçe şarkı söylemedeki ilk tecrübelerini, 2005 yılında tanıştığı Hamburglu rejisör Telat Yurtsever’in bazı projelerinde, kanuncu Turan Vurgun”la birlikte hazırladğı Türk sanat müziği parçalarını solo şarkıcı olarak söyleyip kazandı.
2009 yılında tanınmış Berlin Türk Müziği Konservatuarı’nda part-time öğrenime başladı ve Türk sanat müziği alanında kendisini daha da geliştirmek için Nuri Karademirli’den şarkıcılık dersleri aldı.
2010 yılında bir müzik öğretmenliği yapma teklifi aldığından Hamburg’a döndü.
2011 yılında Nuri Karademirli’den aldığı şarkıcılık derslerini yeniden sürdürebilmek için ayda iki kez Berlin’e gitti ve öğretmeninin 2013’teki erken vefatına kadar kendisinden ders aldı. Canan Uzerli’nin Türkçe şarkı sözlerini ve bestelerini ilk dinleyen kimse de bu hocası oldu. Canan Uzerli’yi bu yolda yüreklendirdi ve teşvik etti. Canan Uzerli hocası hakkındaki düşüncelerini şu sözlerle dile getiriyor: “Benim için kendisinden daha iyi bir öğretmen tasavvur edemiyorum”.
2012 yılında, birlikte müzik yapmayı önermek için Ulrich Kodjo Wendt ile
irtibat kurdu. Bu öneriyi kabul eden akordeoncu, bunun yanında sözlerini Canan Uzerli’nin yazıp ve yeni projesinde söylediği iki parçanın da bestesini yaptı.
Canan Uzerli gitarcı Henrik Kolenda birlikte çalışıp, bu arada söz ve müziğini kendi yazdığı yeni parçalarla şarkı repertuarını daha da zenginleştirdi.
2013 yılında Canan Uzerli kendi ilk müzik grubunu kurdu.
2014 yılında “İçten Gelen Ses” başlıklı projesiyle, Hamburg Kültürlerarası Müzik Festivali “Kendine Özgü”/eigenarten”de müzik grubunun eşliğinde kendi ilk konserinin prömiyesini yaptı ve hayranlarından büyük alkış topladı.
Bunu Berlin’de verdiği bir konser takip etti ve orada da kâh coşarak, kâh derin düşüncelere dalarak Canan Uzerli’nin şarkılarının büyüsüne kapılan dinleyicileri, konser sonunda onu ve grubunu güçlü alkışlarıyla ödüllendirdi..
2015 yılı başında bu homepage’de dinlenebilecek ve arzu edenlerce ücretsiz indirilebilecek değişik renkten dört şarkıyı biraraya getiren tanıtıcı bir Mini-Albüm dinleyicilerin beğenisine sundu.
2018 yılının Ocak ayında, yaşamı süresince edindiği birikim ve tecrübeleriyle derlediği şarkılarını ”İçten Gelen Ses” adı altında bir albümde topladı.
