”25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı uluslararası Dayanışma ve Mücadele Günü”nde kadınlar eylemdeydi.
Mustafa Akpolat
Avrupa’nın bir çok şehrinde olduğu gibi, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma ve Mücadele Günü dolayısıyla Hamburg’da da bir yürüyüş düzenlendi.
25 Kasım Çarşamba günü ‘Dünya kadınları isyandadır’ sloganı altında bir araya gelen kadınlar, Hamburg Merkez Tren İstasyon meydanı, Hachmannplatz’da başlayan yürüyüşte, kadına yönelik şiddet protesto edilerek, savaşa karşı sloganlarla Jungfernstieg’e kadar yürüyerek, taleplerini dile getirdiler. Kadın örgütleri, dernek, kurum ve kuruluşu temsilen oluşan kadın platformu tarafından organize edilen yürüyüşte, Sosyalist Kadınlar Birliği, Yeni Kadın, Acvrupa Demokratik Kadın Hareketi, Rojbin Kadın Meclisi, MLDP, Rotes Frauenkomitee ve Courage yer aldı.
Özgür, savaşsız, sömürüsüz, cinsiyetçi olmayan bir dünya.
Yapılan konuşmalarda, Rojava’dan, Gazze’ye direnen kadınları selamlayan, savaşa karşı direnişi Rojava’dan Hamburg’un sokaklarına, “Mirabellerden Arin’lere” sürdürüleceği ifade edilerek ‘Jin, Jiyan, Azadi’, ‘Yaşasın Kadın Dayanışması’, sloganları atılan yürüyüşte, direnen kadınların özgürleştiği vurgulandı. Özgür, savaşsız, sömürüsüz, cinsiyetçi olmayan bir dünya talebini dile getiren kadınlar, “1960’da iktidarın politikalarına karşı direnen, işkenceye uğrayıp, tecavüz edilerek katledilen Mirabel kardeşlerin, mücadeleleri, biz kadınların mücadelesi olmaya, direnişimize ışık tutmaya devam edecektir. Biz kadınlar alanlarda var olduğumuzu, var olacağımızı ve isyanımızı haykırıyoruz” dedi.
”25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı uluslararası Dayanışma ve Mücadele Günü’ vesilesiyle Hamburg’da bir dizi etkinlik gerçekleştirilmeye devam ediliyor.
-6 Aralık Pazar günü saat 14’te, Nujiyan Frauenzentrum Hamburg Steindamm 62 adresinde ADKH, SKB, Rojbin Kadın Meclisi ve Yeni Kadın tarafından güzenlenen Göç ve Kadin Konulu panel gerçekleştirilecek
Neden ”25 Kasım Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Günü?”
Bugün, Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Günü. Bugün için 25 Kasım’ın seçilmesinin bir nedeni ise üç kız kardeşin vahşi ölümü
25 Kasım 1960’ta Dominik Cumhuriyeti’nde diktatörlüğe karşı mücadele eden üç kız kardeş Patria, Minerva, Maria Mirabel’in cesetleri bir uçurumun dibinde bulundu. Mirabel kardeşlerin, tecavüz edilerek vahşice öldürüldüğü ortaya çıktı ve onlar diktatörlüğe karşı mücadelenin sembolü oldu.
Bütün dünyada yankı bulan bu gelişmeler karşısında Birleşmiş Milletler 17 Aralık 1999’da, 25 Kasım’ın “Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Mücadele Günü” olarak benimsenmesine karar verildi. Mirabel kardeşlerin öldürülmesinden sonra ertesi sabah gazetelerde bu ölümlerin bir kaza sonucu meydana geldiğini anlatan bir haber çıktı. Ama gerçek göründüğü gibi değildi. Mirabel kardeşler, ülkelerinde siyasal özgürlük için kararlılıkla mücadele ederek Latin Amerika’daki diktatör Rafael Leonidas Trujillo’ya meydan okudu .Bu yüzden diktatörlük tarafından zulme uğrayarak pek çok kez hapsedildiler ve en son olarak da 25 Kasım 1960 yılında arabalarından zorla indirilerek tecavüz ve işkenceyle katledildiler. Sonrasında, bu katliam kayıtlara “araba kazası” olarak geçti.
1981’de Dominik’te toplanan Latin Amerika Kadın kurultayında; 25 Kasım , “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Ve Uluslararası Dayanışma Günü” olarak kabul edildi. Daha sonra 1985 yılında, BM tarafından “25 Kasım, kadına yönelik şiddetin yok edilmesi için uluslararası mücadele” günü ilan edildi. Pedro Mir (Dominikli şair) tarafından “Amén de Mariposas” (Kelebeklerin Amini) adlı, üç kız kardeşin katlini kınadığı şiirinde kullanıldı. Aynı dönemde, Dominik Cumhuriyeti’nde ve Amerika’da en çok satan yazar olan Julia Alvarez, Mirabel kız kardeşlerin hayatını anlattığı romanını In the Time of The Butterflies (Kelebekler Zamanı) yayımladı. Ve bu kitap, Mirabel kız kardeşlerin kelebekler olarak tanınmasına neden oldu. 2000 yılı 25 Kasım’ında Mirabel Kardeşlerin cesetleri doğdukları köye kadın örgütleri tarafından taşındı.